
Anısına saygıyla…
Bazı insanlar, geçmezler hayattan, dokunurlar yüreklerimize kalırlar yarınlara… Bir şiirin içinde, bir yürüyüşün en önünde, bir emekçinin gözlerinde çoğalırlar. Sevgi ablamız o çoğalan kadınlardandı. Adı sevgiyle , yüreği direnişle çarpardı. Kelimeleriyle ,iradesiyle yol açan, yollarımıza çakıl taşlarını dökendi. Çünkü bu ülkede kadın olmak zaten başlı başına bir direniş, emeğin en çok sömürüleni, sözün en az duyulanı, adaletin en çok bekleyenleriydi.
Sevgi ablamız, hem öğretmen, hem yoldaş… Ama en çok da biz kadınların yol göstereniydi. KESK’in Kadın Sekreteri olduğunda bir isyanı, bir umudu taşıdı omuzlarında. Devlet dairelerinde bir kadın olarak ne giydiğimize karışılan günlerde, Sevgi abla, o sessiz itaati yırtan ses oldu. Pantolon giymek istedik “yasak” dediler. “Kadının bedenine devlet karışamaz!” diye haykırdı. Dilekçelerle, açıklamalarla, yürüyüşlerle, o yasağı söke söke kaldırdı. Bugün biz kamu emekçisi kadınlar pantolon giyiyorsak, o cesur direnişin, o örgütlü mücadelenin mirasıdır.
Sendikalarda yankılanan erkek seslerinin arasına kadınların acısını, inadını ve hayallerini, taleplerini, isyanını kattı usulca. Bizden önce başkaldırmayı bilen, yolu dikenliyken ilk yürüyenlerdendi. Kadın emeğinin, kadın bedeninin, kadın kimliğinin bu düzene karşı direnişiydi. Sürgün edildi, tehdit edildi, yalnız bırakıldı… Ama hiçbir gün geri adım atmadı. Çünkü bilirdi; Kadınların özgürlüğü, mücadeleden geçer. Ve mücadele, örgütlü kadınlarla kazanılır.
Ve şimdi, biz hâlâ onun eksik bıraktığı cümleleri tamamlıyor, Onun yarım kalan yürüyüşlerini sürdürüyoruz. Aldığımız söz hakkında, direndiğimiz her dakika bizimle.
Yaşasın kadınların örgütlü gücü!
Yaşasın devrimci sendikal mücadelemiz.
DSD TÜRKİYE KADIN MECLİSİ




